Etiketler: seçim2014
Yerel Seçimler Özelinde Doğal Müttefikler
Sedef Çakmak*
Geçenlerde SPoD LGBT Derneği temsilcisi olarak sadece kadın ve LGBTI hakları üzerine çalışan STKların olduğu bir toplantıda kadınlar ve LGBT’ler lafının sık sık tekrarlandığını duyduğumda bir anlık bir kuşkuya düştüm; acaba kadın hareketi ve LGBTI hareketinden mi bahsediyorlar, o yüzden mi ayırma ihtiyacı duyuyorlar diye. Sonradan ne yazık ki acı gerçeği fark ettim, bireylerden bahsediyorlardı: Kadınlar ve LGBTler… LGBT harflerinin sadece bir tanesinin, gey kelimesinin, doğrudan erkek eşcinselleri tanımlayan bir kelimeye işaret ettiğini düşünecek olursak, geriye kalan lezbiyen, biseksüel ve translar “kadın”ın dışındaki bir varlığa mı düşüyorlar, neden bu böyle diye kendi içimde düşünmeye başladım. Ben bu sorularla o anda tartışılan bütün önemli meseleleri unutup “dünya toz ve gaz bulutuydu”dan başlama ihtiyacı hissettim. İçgüdüsel olarak söz alıp yine yeni yeniden kendimi ifade etmenin gerekliliğini hissettim:
“ben kadınım ve eşcinselim!”
Seçim Gelmiş Neyime…
Özgür Akduran
2014 Yerel seçimlerinin yaklaştığı şu günlerde yerel yönetimde ve bütçelemede cinsiyet eşitliği üzerinde düşünmek daha bir anlam kazandı. Yerel yönetimin genel mantığı kapsadığı alan içinde yaşayan her kesimin –şüphesiz buna o yerelde yaşayan hayvan, bitki örtüsü gibi insan dışında canlı organizmaları da dahil etmek gerek – sağlıklı, güvenli ve hijyen içinde bir hayat sürdürmesi ve aynı zamanda kültürel ve sosyal gelişimi için gereken faaliyetleri gerçekleştirmek diyebiliriz. Böyle bir yerel hizmet anlayışını sağlayacak hizmet alanları da, düşük vergilerle finanse edilen, erişilebilir ucuzlukta veya ücretsiz sunulan, toplu taşıma, sağlık taramaları, aydınlatma, park ve bahçe düzenlemeleri, kültür, sağlık ve spor merkezleri; kütüphaneler, sinemalar, mahalle kreşleri, mahalle gündüzlü yaşlı bakım evleri, mahalle etüd merkezleri, mahalle mutfakları, belediyece desteklenen/ organize edilen üretim ve tüketim kooperatifleri, yerelde faaliyet yürüten demokratik kitle örgütleri, sivil toplum kuruluşlarının etkinlik kullanımlarına açmak üzere sosyal merkezleri sayabiliriz…
Canan Kızılaltun ile Nilüfer Belediyesi üzerine söyleşi
İlknur Üstün
Yerel yönetimlerde cinsiyet eşitliği uygulamaları deyince hemen örnekler verilen belediyelerden biri, Nilüfer Belediyesi. Nedir Nilüfer belediyesinin alamet-i farikası? Somut örneklerle değerlendirirsen…
İzmir’de Seçime Giderken
Gülizar Aytekin
Sömürünün objektif birçok yönü alışkanlıkla ilgilidir. Alışkanlıklarınızı değiştirebilirseniz, yeni ve farklı alışkanlıklar edinmemiz daha doğal gelişecektir ki bu büyük bir adımdır. Bulaşıkları yıkar, evi temizler ve bunları yaparken de daha az erkek hissetmezseniz, yeni alışkanlıkların gelişmesine yardım ediyorsunuz demektir…
Cinsiyetçi değilmiş gibi rol yapın ve böyle oynamayı sürdürün. Bunu bir oyun gibi düşünün. Özel düşüncelerinizde dilediğiniz gibi, kadından daha üstün olduğunuzu düşünün. Ancak bu oyunu ne kadar inandırıcı oynarsanız – yani bulaşıkları yıkar, alışverişi yapar, evi temizler ve çocuklarla ilgilenirseniz – örneklemeler yaratıyorsunuz, özellikle maço pozlarındaki birçok erkeğe. Esas sorun ise benim buna inanmamam. Söylediklerinizi yapmayı sürdüreceğinize inanmıyorum. Bulaşıkları yıkamak bir şey, her gün ama her gün çocuk bezi değiştirmek başka bir şey…
Simone de Beauvoir (1)
Parti liderleri yerel seçimlere ilişkin yaptıkları konuşmalarda eksik oldukları konular hakkında vaatlerde bulundular. Bunların en önemlilerinden biri de uygulayamadıkları cinsiyet kotasıydı. Bu yüzden yerel seçimlere az bir zaman kala yerele ilişkin kadın temsili, gündemlerimizin başına taşındı.
6360 sayılı Kanun: “Yerel Demokrasi mi Merkezileşme mi?”
Duygu Dalgıç
6360 Sayılı Kanun ve Türkiye Yerel Yönetim Sistemine Etkileri
Hêvî LGBTI İnisiyatifinin Kurucusu ve Aktivistiyim: Adayım
Asya Elmas
Ben Asya Elmas,
Gezi Parkı direnişiyle beraber aktif olarak LGBT hareketinin içinde yer aldım. Aynı zamanda hêvî LGBTI inisiyatifinin kurucusu ve aktivistiyim.
Gezi parkı direnişinden sonra LGBTI hareketi ‘Siyasi Talepler ve Katılım Platformu’ adı altında toplantılar düzenledi. Ben de bu toplantılara katılan bir aktivisttim. Aldığımız kararlar doğrultusunda artık LGBTI bireylerin de yerellerde belediye meclislerinde bizi temsil edip haklarımızı savunması ve belediye hizmetlerinden daha iyi yararlanmamız için aday olması fikri çıktı ve aday aranmaya başlandı. Benim grubum hêvî aktivistlerindeki arkadaşlarımızla yaptığımız toplantılarda neden trans sex işçisi bir arkadaşımız aday olmasın dendi. “Hem görünürlük ve hem temsiliyet açısından en iyi aday sensin, aday olmalısın” görüşü hakim oldu. Ben de arkadaşlarımın desteğiyle aday olmaya karar verdim.
Geziden Mahalle Meclislerine, Muhtar Adaylığına…
Fecire Yazan
Batıkent’te bir mahallede yaşıyoruz. Yaşadığımız ülkeyle ya da yerle ilgili, hayatlarımızı etkileyen, bizim adımıza kararlar alınırken bize hiç sorulmadı, hiç hesaba katılmadık. Çoktuk ama yok sayıldık. Park ve sosyal tesis alanlarımıza konut ve AVM’ler yapıldı, otobüs duraklarımız elimizden alındı, itiraz ettik, umurlarında olmadı. Ulaşım bize pahalıya mal oluyor dedik, yine duymadılar. Ne zaman ne yiyip içeceğimize, ne giyeceğimize ve nasıl davranacağımıza hep yukarıdan birileri tek tip bir zihniyetle karar verip bize dayattı.
Yerelden Yerel Seçime, Adaletten Barışa
İlknur Üstün
Yerel seçimler geldi dayandı kapıya. Ne adayların tümü belli, ne yerele dair ne yapılacağı. Kadınların, ayrımcılığa uğrayanların, kenarda dışarda kalmışların ise lafı bile edilmiyor. Üstelik hak, hukuk, eşitlik özgürlük yolundaki bazı çevrelerde bu konuda konuşmak biraz yersiz karşılanıyor; “memleketin içinde bulunduğu şu siyasi ortamda, yerele gelene kadar…” Bu sert siyasi iklimin yerel ile ve yerelde yaşayanla ilişkisini kurmaya, daha yakından bakmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.