Kadın Akademisyenlerden Haber Var: “Öfkemizi Duvara, Umudumuzu Ağaca Yazdık”
Hacettepe Eğitim-Sen’li kadın akademisyenler geçtiğimiz Çarşamba günü, 4 Mart’ta 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne yönelik bir etkinlik gerçekleştirdi. Saat 11.30’da başlayan etkinlikte ilk olarak 2013 yılında 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü için örülen öfke duvarı yenilenerek mora boyandı. Duvarın yanındaki bir ağaç ise “umut ağacı” ilan edildi ve bu ağaca kadınlar geleceğe dair dileklerini, isyan ve umutlarını mor kurdelelere iliştirerek bağladılar. Yeni boyanan mor duvarın kurumasıyla öğle arasına çıkmış öğrenci kadınlar ve üniversite personeli yaşadıkları taciz ve mobbing hikâyelerini anlatan notlar yazıp duvara asmaya başladılar. Boya etkinliğinin en ilgi gören kısımlarından bir tanesi, boya kovasına elini sokan kadınların neşe içinde etraftaki duvarları mor ellerle damgalamalarıydı.
Artan şiddet olaylarına dair getirilen çözüm önerilerinde kadınların daha çok eve kapatılmasının ve kamusal alanlardan çekilmelerinin öne çıkmasına karşı Beytepe’li kadınlar, öfke duvarının ve umut ağacının da yer aldığı kampüsün en işlek bölgesindeki meydanı “Kadınların Meydanı” ilan etti. Kadınların buluşacakları ve etkinliklerini gerçekleştirecekleri bu meydana isim veren tabelanın asılmasından sonra onlarca kadın mor kurdele keserek ve alkışlarla meydanın açılışını yaptı.
“
Kadınların Meydanı”nın karşısında bulunan küçük çimlik alanda ise “Üniversiteli Kadın Olmak” başlıklı bir forum gerçekleştirildi. Öğrenci kadınların üniversiteli olmaya yükledikleri anlamlar, üniversitede yaşadıkları zorluklar ve bilinç dönüşümleri konuşuldu. Akademisyen kadınlar bilimsel çalışmalarda karşılaştıkları eril dilin ötesine geçmek için neler yapılabileceğini tartıştı. Öğrenci ve akademisyen kadınlar üniversitede yaşadıkları tacizleri de anlatarak bundan sonra birbirleriyle dayanışma içinde olmaya karar verdiler.
Duvarın boyanması, meydanın açılması ve forumun sona ermesiyle biten etkinlik aslında hâlâ devam ediyor: Beytepe’ye yolu düşen tüm kadınlar kampüsün tam ortasında, “kadınların meydanı” tabelasının hemen yanında mor bir ışıkla parlayan öfke duvarına öfkelerini, mor kurdeleleri dallarından sarkan umut ağacına ise dileklerini hâlâ yazabilirler. En karamsar günlerde bile hikâye paylaşmanın, güçlenme yollarını beraber tartışmanın ve hayattan geri çekilmemenin önemini hatırlatan etkinliğin heyecanının, hafızalarda olduğu kadar gelecek etkinliklerde de kendine yer bulması dileğiyle…









