Dünya-Alem (Ağustos 2015)

Bedenlerimizin nasıl görünmesi gerektiği ve öğrenilmiş utanç

da_082015_02
Geçen ayki dosyadan devam edelim: Son bir yıldır ilk kez koşacağınız bir maraton için çalışıyorsunuz, bir önceki gece regl oluyorsunuz, ne yapardınız? Kiran Gandhi tam bu durumu yaşamış, gece boyu bacaklarının arasında tampon ya da pedle o kadar yolu koşmanın zorluğunu da düşündükten sonra “akıntıyla gitmeye” karar vermiş. Regl olmanın doğallığını, bundan duyduğumuz utancın saçmalığını maratonda göğüslemesine iki arkadaşı da destek verince Londra Maratonu’nda aşağıdaki linkteki görüntüler ortaya çıkmış. Harvard mezunu olan ve bir müzik grubunda davulcu olarak yer alan Gandi, maraton koşarken bile görünümüne dikkat etmesi gerektiği anlayışıyla böyle bir mücadeleye girip bizce kazanmış.

da_082015_03

Kadınların maraton koşmalarının tarihiyse elli yılı bile bulmuyor. Kadınların koşmasına daha önce izin verilmemesinin en büyük nedenlerinden biri, medikal olarak, bu kadar uzun süre koşarlarsa rahimlerinin düşeceğine inanılması. 1967 yılında ilk kez Boston Maratonu’na resmi olarak koşu numarasıyla katılan ve maraton sırasında yaka paça durdurulmaya çalışılan Kathrine Switzer’i hatırlayalım. Aşağıdaki fotoğrafta erkek arkadaşını da onu korurken görebilirsiniz. Ondan bir yıl önce, 1966 yılında Roberta Blib adında bir kadın erkek kılığında Boston Maratonunu bitirmiş.1972 yılında kadınlar maratonlara resmi olarak katılmaya hak kazanabilmiş. Switzer bu olaydan sonra otuzbeş maratona katılıp, 1974 New York City Maratonu’nu kazanmış. Kadınların maratonlarda koşarken özgürleşme mücadeleleri son hızla devam ediyor..

 

Kaynaklar MediumBuzzfeed NY MagKathrineswitzer.comBust.com 

 

İyi de Serena Williams gerçekten kadın mı?

Serena Williams çok iyi bir tenisçi ama neden onun başarıları rahatsızlık uyandırıyor? Anladık ki, bir kadının bedeni siyah ve şişmansa taklit de edilir, başarılarına burun da kıvrılır.

https://youtu.be/0uTTWnoW5Mk

Williams, “toplumun gönüllerinin şampiyonu” Maria Sharapova’yı geçtiğimiz on yıl boyunca onyedi kez üstüste yenmesine karşın kortların dışında Sharapova’nın kazandığının yarısını kazanabiliyor. Beyonce de siyah, ona neden böyle davranılmıyor derseniz, Williams’ın kaslı vücudunun erkekler için kontrol edilemez ve tehdit edici bulunması beyefendilerin hevesini kursağında bırakıyor tabii. Erkeklerin hayalini süslemeye yaramayan bir imajının olması dolayısıyla Williams için de – daha önce lezbiyen tenisçi Amelie Mauresmo için olduğu gibi- “gerçekten kadın mı?” sorusu sorulmaya devam ediyor.

serena01

bir erkeğin yazdığı en iyi toplumsal cinsiyet yazılarından biri de burada.

Kaynaklar Huffington PostWomen News 

Share Button