Zehra Tosun

Birlikte otuz yılı devirmiş dört kadın, dört yakın arkadaş. Hiçbiri şiş tutup ilmek atmaktan daha fazla örgü bilmiyor. Hikâyeleri rengârenk örgü parçalarını birleştirmeleriyle başlıyor. Acemi ilmekler minik battaniyelere dönüşüyor. Ördükleri battaniyeleri çevredeki hastanelere götürüyorlar önce, bebecikler çarşaflara değil de sıcak battaniyelere sarılsınlar diye. Sonra belki ilgilenen birileri çıkar diyerek sosyal medya üzerinden yapıp ettiklerini paylaşıyorlar. Daha bir yıl dolmadan 9200 takipçi, 350’nin üzerinde faal gönüllüleri oluyor. Adını Sevgi Battaniyesi koyuyorlar grubun.

Az örgü bilenlerin, 15×15 cm haraşo kareler örüp göndermesini, biraz örgü bilenlerin bu karelerden 20 tanesini birleştirerek etrafına birkaç sıra tığ geçip bebek battaniyesi olarak göndermesini istiyorlar. İyi örgü bilenlerden ise 0-12 ay bebek hırkası, yeleği, patiği, şapkası ve istedikleri modelde ve 70cm x70 cm ebatlarında bebek battaniyesi örüp ulaştırmasını ya da kareleri birleştirerek battaniye haline gelmesine destek olmalarını… Hiç örgü bilmeyenler ve örmeye vakti olmayanlar da uzun kollu yeni doğan ve/veya prematüre-3 ay, 3-6 ay, 6-9 ay body, yeni doğan giysi, patikli tulum, hastane çıkışı (3 parça yeterli) , pijama takımı, çorap alıp gönderebiliyorlar.

Kısa zaman içinde dört bir yandan kargolar almaya başlıyorlar. Gönderilerin her biri, açıldıktan sonra isim bazında fotoğraflanıyor ve facebook sayfasında paylaşılıyor. Üreten gönüllülerden gelen her bir parça bilgisayarda veri girişi yapılarak stoğa alınıyor ve bir battaniye, 1 yelek veya hırka/ 1 patik, 1 body, 1 çorap, 1 tulum / pijama, 1 şapka standardında birleştirilerek “Sevgi Battaniyesi” paketleri oluşturuluyor. Her pakete annelere yazılmış bir de mektup ekleniyor.

Doktorlar, hemşireler, muhtarlar, hastane çalışanları, sağlık memurları, sağlık ocakları, hastanelerin kadın doğum ve yeni doğan üniteleri, küçük köy ve beldelerdeki öğretmenler ve çeşitli mesleklerden duyarlı kişiler bulundukları/ çalıştıkları yerdeki gerçek ihtiyaç sahiplerini belirleyerek dahil oluyorlar bu dayanışma ağına. Bebeğin yaşına, ihtiyaç durumuna göre en az yukarıdaki malzemeleri kapsayan sevgi battaniyesi paketi, bilgiyi veren gönüllüye kargo ile ulaştırılıyor. Gönüllüler de paketi elden teslim ederek bebeğin battaniyeye sarılı bir kare fotoğrafını gönderiyor. Fotoğraf facebook sayfasında emeği geçen destekçilerle paylaşılıyor. Tabii bunun istisnası var: Sığınaklarda kalan kadınlara gönderilen paketlerde isim, şehir, fotoğraf paylaşılmıyor.

Şubat 2014’ten Kasım 2014’e 460 bebeğe ulaşıyorlar. Ankara başta olmak üzere Eskişehir, Çorum, Mardin, İstanbul’da pek çok üniversite ve devlet hastanesi bu dayanışma ağının parçası oluyor kısa zamanda. Bursa, Çorum, Urfa, Antep, Balıkesir, Soma, Niğde, Van, Ağrı, Bayburt, Diyarbakır, Kars, Eskişehir, Tokat, Ardahan, Batman, Adıyaman, Edirne’ye kadar gidiyor paketler. Yakın zamanda önce de farklı illerden kadın danışma merkezi ve sığınağı olan kadın örgütleri ile iletişime geçerek paketleri ulaştırmaya başlıyorlar.

Olan biten onca kötü şeyin ortasında sanki ne yapsak olmazmış gibi düşünürken, birbirini hiç tanımayan yüzlerce kadının birlikte yarattığı ve her geçen gün büyüyen bu dayanışma ağı umutlu ama cümleleri kurabilmemizi mümkün kılıyor. Samimi ve mütevazı bir girişimin nasıl da kolay karşılık bulabileceğini bize kanıtlıyor.